Atlı Kapı
- Zerrin Avan
- 30 Nis
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 6 May
Konuralp . Mini Yazı .
Yazan: Zerrin Avan
Jules Laurens’ın Anadolu İzlenimleri ve “At the Gate of a Town in Asia Minor” Eserinin Konuralp ile Olası Bağı

Eser; “At the Gate of a Town in Asia Minor”
19.yüzyılda Osmanlı topraklarında gerçekleştirilen seyyah gezileri, Avrupa’da artan Doğu’ya ilgi ile birlikte kültürel, sanatsal ve bilimsel anlamda kapsamlı kayıtların oluşmasına zemin hazırlamıştır. Bu bağlamda, Fransız oryantalist ressam Jules Laurens (1825–1901), Osmanlı İmparatorluğu, İran, Levant ve Kafkasya’yı kapsayan uzun soluklu seyahatlerinde, bölgeye ilişkin çok sayıda çizim, suluboya ve yağlı boya tablo üretmiştir. Bu çalışmalar, dönemin görsel hafızasını oluşturmada önemli bir kaynak niteliği taşır.
Sanatçı: Jules Laurens (1825–1901)
Yapım Yılı: 1900–1901
Teknik: Yağlı boya
Boyutlar: 83 cm x 102 cm
Laurens’ın 1900–1901 tarihli, “At the Gate of a Town in Asia Minor” adlı tablosu, Anadolu’daki bir kasaba kapısını konu edinmektedir. Eserin ölçüleri 83 cm x 102 cm olup yağlı boya tekniğiyle gerçekleştirilmiştir. Kompozisyonda antik bir taş kapı, yerel kıyafetler giymiş figürler, bir eşek arabası ve arka planda belirgin bir cami minaresi yer almakta; bu unsurlar, Anadolu’nun kültürel ve tarihsel katmanlı yapısını sanatçının gözlemiyle yansıtmaktadır.

Atlı Kapı
Konuralp
Jules Laurens’ın Konuralp’e (eski adıyla Üskübü ya da Prusias ad Hypium’a) geldiğine dair doğrudan bir kayıt günümüzde mevcut değildir. Ancak bazı önemli noktalar üzerinden bu soruyu değerlendirebiliriz:
Eserin doğrudan Konuralp’te (tarihî adıyla Üskübü / Prusias ad Hypium) yer alan “Atlı Kapı” ile dikkat çekici ölçüde benzerlik göstermesi, sanatçının bölgeyi ziyaret etmiş olabileceği yönündeki görüşleri güçlendirmektedir. Kapının taş işçiliği, kemer yapısı, çevresindeki sivil mimari ve topografya, Laurens’ın resmettiği sahneyle neredeyse birebir örtüşmektedir. Her ne kadar Laurens, eserinde herhangi bir yer adı kullanmamış ve yalnızca “Asia Minor” (Küçük Asya) tanımına yer vermiş olsa da, betimlenen mekânın Konuralp olduğu yönünde ciddi görsel ve tarihsel deliller bulunmaktadır.
Laurens’ın Seyahatleri:
Laurens’ın Anadolu yolculuğu, Fransız mühendis, coğrafyacı ve gezgin Xavier Hommaire de Hell (1812–1848) ile gerçekleştirdiği bilimsel araştırma gezisi kapsamında başlamıştır. 1846 yılında Fransa Bilimler Akademisi himayesinde düzenlenen bu sefer sırasında Laurens, seyahatin görsel belgelerini üretmekle görevlendirilmiş ve çok sayıda çizim ve gözleme dayalı resim üretmiştir. Hommaire de Hell’in gözlemleri daha sonra eşi Adèle Hommaire de Hell tarafından kaleme alınarak dört cilt hâlinde “Voyage en Turquie et en Perse” (Türkiye ve İran Seyahati) başlığıyla yayımlanmıştır. Laurens’ın bu çalışmalarda yer alan çizimleri, 19. yüzyıl Osmanlı coğrafyasının kültürel, mimari ve sosyal yapısını belgeleyen en önemli görsel kaynaklar arasında yer almaktadır.
Seyahat güzergâhı
Seyahat güzergâhı incelendiğinde, İstanbul’dan doğuya yönelen kervan yollarının İzmit → Hendek → Bolu → Amasya → Erzurum → İran rotasını izlediği anlaşılmaktadır. Bu bağlamda, Bolu Sancağı’na bağlı olan ve günümüzde Düzce ili sınırları içinde yer alan Konuralp’in, bu güzergâh üzerinde yer alması sebebiyle ziyaret edilmiş olması muhtemeldir. Nitekim “Düzce” adı o dönemde henüz bugünkü anlamında kullanılmazken, Konuralp “Üskübü” adıyla anılmakta ve antik Prusias ad Hypium kalıntılarını barındırması dolayısıyla tarihsel önemini korumaktaydı.
Özetle, Jules Laurens’ın “At the Gate of a Town in Asia Minor” adlı tablosu, hem yapısal benzerlikler hem de seyahat rotasının coğrafi mantığı göz önüne alındığında, yüksek olasılıkla Konuralp Atlı Kapı’yı konu edinmektedir. Her ne kadar Laurens’ın Konuralp’e geldiğine dair doğrudan bir belgeye ulaşılamamış olsa da, sanatçının doğrudan gözleme dayalı üretim anlayışı ve tablodaki mimari detayların özgünlüğü, bu varsayımı akademik düzlemde desteklemektedir.
19. yüzyılda “Düzce” ismi:
Xavier Hommaire de Hell’in seyahat notlarında veya eşi Adèle Hommaire de Hell’in kaleme aldığı dört ciltlik “Voyage en Turquie et en Perse” (Türkiye ve İran Seyahati) adlı eserde doğrudan “Düzce” adına rastlanmamaktadır. Ancak bu şu anlama gelmez:
“Düzce coğrafyası tamamen dışlanmıştır.”
Bölge, Bolu Sancağı’na bağlı, verimli ovasıyla bilinen kırsal bir alandı.
Düzce yerine daha çok “Üskübü” (bugünkü Konuralp), “Akçakoca”, “Hendek” gibi isimlerle anılırdı.
Bu nedenle, Hommaire de Hell’in veya Laurens’ın notlarında Düzce değil, o dönemki merkez niteliği taşıyan Konuralp (Üskübü) geçme ihtimali daha yüksektir.
Hommaire de Hell, İstanbul’dan İran’a doğru giderken Anadolu’nun kuzey ve orta hattını kullanmıştır. Özellikle İzmit, Bolu, Amasya, Tokat, Erzurum üzerinden doğuya yöneldiği bilinir. Eğer İstanbul’dan karayoluyla yola çıktıysa, Düzce Ovası’ndan ve muhtemelen Üskübü’den geçmiş olması mümkündür. Ancak “Düzce” adını kullanmadığı için kaynaklara geçmemiş olabilir.
İstanbul, İzmit (Nikomedia), Sakarya Nehri çevresi, Bolu Dağları
Amasya, Tokat, Sivas, Erzurum, Tebriz, İsfahan…
Bunlara bakarak Düzce ile doğrudan bağlantı kurulması zor, ama Konuralp (Üskübü) gibi antik merkezlere uğramış olma ihtimali yüksektir. Çünkü:
Laurens’ın “At the Gate of a Town in Asia Minor” adlı tablosu, çok net biçimde Konuralp Atlı Kapı ile örtüşmektedir.
Bu, seyahat rotasında o bölgenin ziyaret edilmiş olabileceğini düşündürür.
Kaynak:
Eser Görseli: Ressam Jules Laurens, "At the Gate of a Town in Asia Minor" - 1900 / artnet.fr
Comments