Tragedya; müziğin özünden doğan maskeli oyun
- Zerrin Avan
- 7 Haz 2024
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 21 Eyl
Yazı . Tiyatro . Antik Yunan ve Roma.
Yazan: Zerrin Avan

Sanatsal ve kültürel yönlerinin altyapısını incelediğim Konuralp'in, Dionysos kültü ile yakından ilişkili olduğu arkeolojik verilerle desteklenmektedir. Bu yazıda, bir tiyatro türü olarak, ancak sanat ile yaşam ayrımının yittiği yerde, en üstün yaşama biçimi olarak "tragedya"ya değineceğim. Sanat ile yaşam ayrımının yittiği yer, çünkü; inanç bağlamında çizgilerin yok olduğu, insanların yaşamı adeta sanat gibi yaşadıkları ritüellerde, şölenlerde, tiyatro oyunlarında hiçbir mantık çıkarımı olmadan düş ile gerçeğin içiçe geçtiği, perdeyi parçalayan esriklik dürtüsü yer alıyor. Olymposlu Apollon ve Dionysos ikililiği! Bir yanda karanlığa yer olmayan, doğruyu arayanların Apollon'u, diğer yanda baştan çıkarıcı Dionysos.
Tragedya; müziğin özünden doğan maskeli oyun
MELPOM'ENE; Müzik ve Maske
Adı "ŞARKIDA TEMSİL ETMEK" -to represent in song- anlamına gelen dokuz ilham perisinden (Muses) biri olan MELPOM'ENE'nin trajedinin yaratıcısı olduğu söylenir. MELPOM'ENE, bir elinde lir, diğer elinde ise bir maske taşır.

İnanışa göre;
Başarılı olmak için "Lirin kraliçesi olan MELPOM'ENE"'den, her şairin dilemesi, dua etmesi gerekir.
İlk tragedya
Dramatik gösteriler arasında, şimdi ele alacağım en önemlileri trajik olanlardı. Şehir Dionysia, özellikle trajik dramanın gelişimiyle bağlantılıydı ve ilk kamuya açık trajedi yarışmaları burada düzenlendi. İlk yarışma MÖ 535'te düzenlendi ve artık yaşlı bir adam olan Thespis'in gösteriye katılıp zafer ödülünü kazanmasıyla daha da unutulmaz hale geldi.
İlk tragedya, Antik Yunan'da Dionysos festivalleri sırasında gelişmiş ve Thespis'in sahneye çıkmasıyla profesyonel bir sanat formuna dönüşmüştür. Aiskhylos, Sophokles ve Euripides gibi büyük tiyatro oyun yazarları, türün gelişimine önemli katkılar sağlamışlardır. Tragedyanın dramatik yapısı, karakterlerin derinliği ve toplumsal işlevi, onu Antik Yunan'da ve sonrasında önemli bir kültürel miras haline getirmiştir.
523 yılında sahnelenmeye başlayan trajik şair Choerilus'un en az yüz altmış oyun bestelediği söylenir. Yazılı kaynaklardan, 472'de Aiskhylos'un birincilik ödülünü kazandığını ve sergilediği oyunların Phineus, Persae, Glaucus ve satirik drama Prometheus olduğunu öğreniyoruz. (1)

Tragedyadaki Varoluş
Şarap tanrısı Dionysos festivallerine baktığımızda, onun etkisiyle kendinden geçince insan, sınırlar kalkar, eylem anlamsızlaşır ve gündelik hayattaki maskeler düşer... ta ki Apollon'un ortaya çıkıp ışığını yansıtıp hakikati göstermesine kadar. Tragedyadaki varoluş sistemi budur. İnsanın trajediye dayanma noktasına kadar olan süreç ve katlanma yetisi; Tragedyanın doğuşu ve işleyiş prensibinin dayanağıdır. Dionysos'un tiyatro sahnesinden kovulmasına kadar da devam eder gerçek tragedya. Antik tiyatrolarda sahnelenen trajedi oyunlarının belli ki sonu olmuştur, felsefi düşüncenin sanatı kendine özgü diyalektiği ile baskılaması. İnsanlar tragedya yerine komediyi tercih etmiş, yazarlar tragedya yazmayı bırakmış, mit kovulmuş ve filozof Sokrates Zeus olmuş. Bilgi ve erdem komedi ile mutlu insanı müjdelemiş.
Oysa tragedyada, sanat ve sanatçı uzlaşısında, sanatçı öznelliğini yitirir ve sanatıyla bir olur, tıpkı Dionysos'un esriklik halindeki doğayla bir olma hali gibi.
Tragedya
Dionysos ve Apollon ikililiğinin sanata değer katan performansı. İnsanların tanrılar ve kader karşısındaki acılarını, ahlaki sorunları ve trajik olayları konu alan ciddi ve ağırbaşlı oyunlardır. Ünlü tragedya yazarları arasında Aiskhylos, Sophokles ve Euripides bulunur.
Köken: "Tragedya" kelimesi, Yunanca "tragos" (keçi) ve "ode" (şarkı) kelimelerinden türetilmiştir. Bu, keçi postu giyen şarkıcıların Dionysos için söyledikleri şarkılara dayanır.
İlk Tragedyalar: Aiskhylos, Sophokles ve Euripides gibi yazarlar, trajedya türünün gelişimine büyük katkı sağlamışlardır. Bu yazarlar, insanların tanrılarla, kaderle ve ahlaki sorunlarla mücadelelerini konu alan ciddi ve ağırbaşlı oyunlar yazmışlardır.

Tragedyanın Toplumsal ve Kültürel Önemi
Eğitim ve Öğretim: Tragedyalar, Antik Yunan'da eğitici bir rol üstlenmiş, ahlaki ve felsefi konuları işlemişlerdir. Seyirciler, tragedya izleyerek hayatın derin anlamlarını ve insan doğasının karmaşıklığını keşfetmişlerdir.
Dini ve Ritüel Amaçlar: Dionysos Festivalleri sırasında sahnelenen tragedya, dini ritüellerin bir parçasıydı ve toplumsal birlikteliği pekiştirirdi.
Sanatsal ve Edebi Miras: Tragedya, Batı tiyatrosunun temelini oluşturmuş ve modern tiyatroya büyük etkilerde bulunmuştur. Antik tragedya yazarlarının eserleri, edebi ve sanatsal değeri yüksek metinler olarak günümüzde de okunmakta ve sahnelenmektedir.
Tragedyanın Özellikleri
Koro:
Rolü: Tragedyalarda koro, olayları yorumlar, duygusal tonları belirler ve seyirciye rehberlik eder. Koro şarkıları (stasimon) ve diyalogları (kommos) kullanır.
Prolog:
Açılış: Oyunların başlangıcında, olayların geçtiği zamanı ve yerleri belirleyen ve ana temayı tanıtan bir bölümdür.
Epeisodion:
Bölümler: Oyunun ana bölümleri, karakterlerin diyaloglarını ve dramatik olayları içerir. Her bölüm arasında koro şarkıları yer alır.
Exodus:
Kapanış: Oyunların son bölümüdür. Olayların sonuçlandığı ve ana temaların çözüldüğü bölümdür.
Tragedya örneği;
Euripides'in "Medea" oyunundan trajik ve güçlü bir replik örneğinde; Medea, ihanetin ve intikamın ağırlığını ifade ederken:
Beni aldatan koca, benim için ne dost ne de yoldaş. Çocuklarımın babası, benim en büyük düşmanım oldu. İntikamımı almak için yapmayacağım şey yok. Aşk, nefrete döndüğünde; yürek ateşe dönüştüğünde, Kimse güvenemez bir kadının öfkesine.
Böyle söylüyor. Euripides'in en ünlü eserlerinden biridir. Medea, kocası Iason tarafından terk edilince intikam almak için çocuklarını öldürür. Bu oyun, ihanet, öfke ve intikam temalarını işler.
Bir tragedya, insan doğasının karmaşıklığını ve yaşamın dramatik anlarını nasıl da güçlü bir şekilde sahneye taşıyor!..
Sanat Tarihçisi
Zerrin Avan
Kaynaklar
1 - Aiskhylos’un Persler adlı tragedya’sının özet bölümü.
Yorumlar